Gana’daki Right to Dream Akademisi’nde yer edinmek, Batı Afrika’daki gelecek vadeden futbolcular için şu an oldukça revaçtadır.
Bu nedenle 25.000 çocuk, sunulan 18 burs imkanından birini kazanmak için çaresizce her sene yapılan 75 seçme turnuvasına katılmaktadır.
Right to Dream ve kardeş kulüp FC Nordsjælland Scout Ekip Direktörü Joe Mulberry, “Yetenekli küçük bir çocuk için aranan adres biziz” şeklinde açıklamada bulunuyor.
“Gana’daki her topluluk bünyesinde seçme turnuvaları düzenliyoruz. Her birinde yaklaşık 300 çocuk oynuyor, bu yüzden yoğun geçiyor, fakat bütçe dahilinde bu kadar çok oyuncuyu değerlendirebilmemizin tek yolu bu.”
Accra yakınlarındaki Akademi, 1999 yılında eski Manchester United Afrika yetenek avcısı Tom Vernon tarafından kurulduğunda yalnızca bir toz zerresinden ibaretti.
Şu anda bünyesinde, sekiz adet çim saha, bir spor salonu, LEGO İnovasyon Stüdyosu, 90 öğrenci-sporcu kapasiteli yurtlar, 60 personel ve bir Cambridge Uluslarası Okul bulunmaktadır. Right to Dream’i diğerlerinden ayıran şey, olanaklardan daha fazlasıdır. Eğitim müfredatı ve oyunculara bağlılık, belki de birkaç nedenden dolayı benzersizdir.
İzlenecek yol
Zorlu kabul sürecinden geçen seçilmiş birkaç kişi, genellikle 11 yaşında Right to Dream’e katılır. Her biri beş yıllık sözleşme hakkı kazanır.
Mulberry, “En genç yaş grubu için yılda bir kez oyuncu alımı yapıyoruz ve mevcut oyuncuları takas etmeyi veya değiştirmeyi düşünmüyoruz” şeklinde açıklamada bulunuyor. “Kendi zamanlarının güvencesine sahipler, bu da onları gelişimlerinde uzun vadeli hedeflere taşıyan oldukça önemli bir şey.
“Serbest bırakılmalarının hayatları için büyük bir şok etkisi yaratabileceği herhangi bir ülkedeki bir çocuk için, özellikle de Gana’daki, oldukça büyük fırsatların olduğu Akademi’de bir istikrar sağlamak gerçekten çok önemli.”
Aberystwyth Üniversitesi’nden mezun olduktan kısa bir süre sonra 2004 yılında tam zamanlı olarak katılan bir İngiliz, bir süredir de Right to Dream bünyesinde yer almaktadır. Google’da “yurtdışında koçluk işleri”ni aratırken, sonuçların ikinci sayfasında Akademi’yi buldu ve de kendini şans eseri Gana’da buldu.
“Bu gerçekten büyük bir şans” diye itiraf ediyor, “Çünkü bu, futbol faydalarının ve sosyal faydaların buluşabileceği değerler odaklı bir organizasyondur. İnsanlar işleriyle motive olmaktan bahsediyorlar, ancak gerçekten motive olmak farklı bir olay.”
Mulberry, 2010 yılında Right to Dream ve FC Nordsjælland’da sporcu alımlarını kapsayan mevcut pozisyonuna terfi etti. İşin büyük bir kısmı Akademi için sporcu alımıdır ve bu kişi ise en iyi oyuncularının profesyonel futbola açık bir yol izleyeceğini bilerek kusursuz bir planı olduğunu hisseder.
“Scoutlar olarak, oyuncuların bütünsel ve özenli bir ortamda gerçekten iyi bir şekilde geliştirileceklerini bilmek gerçekten güzel bir şey. Bir oyuncuyu gelişeceğini bilerek getirmek kolaydır.”
Right to Dream Akademisi’nden toplamda 35 mezun Avrupa’da ve MLS’de profesyonel futbol oynuyor; bunların en önemlisi, Porto ve Spartak Moskova gibi takımlarda oynamış olan Strasbourg’daki 28 yaşındaki forvet Abdul Majid’di.
Asıl profesyonel futbol yolu, Vernon’un Aralık 2015’te yatırımcıların yardımıyla satın aldığı Danimarka Superliga’daki FC Nordsjælland’a götürüyor.
Mulberry, “Genel stratejik hedefimiz, ilk takımımızı tamamen Right to Dream ve Nordsjælland Akademileri mezunlarından oluşturmakla birlikte, üst düzeyde asgari sporcu alımı sağlamaktır” diyor.
Şu anda, Nordsjælland kadrosunda Right to Dream mezunu yedi oyuncu bulunmaktadır. Bu oyuncular, Mohammed Kudus, Abdul Mumin, Isaac Atanga, Maxwell Woledzi, Ibrahim Sadiq, Clinton Answer ve Francis Abu’dur.
Kadrolarının ortalama yaşı 21’dir ve kulüp sürdürülebilir bir şekilde çalışıyor ve de şu anda ligde yedinci sırada yer alıyorlar. Bu nedenle Mulberry’nin “stratejinin şu ana kadar iyi işlediğini” söylemesi hiçte şaşırtıcı değil.
Oyuncu alım süreci
Benzersiz bir proje, benzersiz bir oyuncu alım süreci gerektirir.
Mulberry, “Akademi’ye sporcu alım sürecini doğru bir şekilde yapmaya odaklanmak bize rakiplerimize göre büyük bir avantaj sağlıyor,” şeklinde açıklamada bulunuyor.
Seçme turnuvalarında, o ve gözlemcileri “yüksek teknik eşik seviyesi” belirlemekte ve de öncelikle oyunculardan “oyun zekâsı ve anlayışı” aramaktadırlar.
Seçmedekilerin seviyesi genellikle İngiltere’deki aynı yaştakilere göre daha yüksektir.
Mulberry, “Gana’da büyüyen bir çocuk, 12 ve 13 yaşlarından önce genç bir futbolcu olarak daha iyi bir konumda oluyor” diyor (yukarıda resmedilmiş). “Hava ve kültür her gün dışarıda oynamalarına olanak sağlıyor. Sokaklarda arkadaşlarıyla ve yerel takımlarla oynuyorlar.
“Genellikle Avrupalı meslektaşlarından daha aktifler. 12 ve 13’te ise her iki ülkedeki en iyi oyuncular için işler daha yapılandırılmış hale geliyor ve bu boşluk kapanıyor.”
Atletizm bir düşüncedir, ancak öncelik değildir.
Mulberry, “Fiziksel yön bir artıdır, ancak bu bağlamda esas olarak istisnai özellikler arıyoruz veya gerçekten düşük fiziksel özelliklere dayanarak eliyoruz” şeklinde açıklama yapıyor. “Bu gerçekten, sporcu alım sürecinin ön saflarında yer almayan, bir yan sorundur. Bu kadar genç yaşta yetişkin atletik performansını öngörmek imkansızdır”.
Mulberry ve ekibinin hem futbol hem de akademik yetenek seçtiği gerçeği bir kenara, bu büyük seçme turnuvalarına sahip olmak yeterince sıradışı bir olay.
“Turnuvaya geldiklerinde herkesin girdiği azaltılmış bir bilişsel yetenek testimiz var” diye ekliyor. “Bunu yapıyoruz çünkü oyuncuları iki yolla seçiyoruz: profesyonel ve öğrenci-sporcu olarak.”
Karakter gelişimi
Bu ikili seçme süreci, Right to Dream’den mezunların sadece profesyonel futbola değil, aynı zamanda kolejlere ve üniversitelere girmeleri için gerçekleşir. ABD üniversite sistemine girenlerin çoğu ve Right to Dream gençleri, son 12 yılda ABD’den tahmini olarak 45 milyon dolarlık burs kazandı.
Bazıları Ivy League kolejlerine, Ousseni Bouda ise şu anda Stanford Üniversitesi’ne gidiyor.
Öğrencileri gelecekteki çalışmalarına ve kariyerlerine hazırlamak için Right to Dream, bilim, teknoloji, İngilizce ve matematik gibi STEM konularına ağırlık veren ve karakter gelişimi de müfredatın önemli bir parçası olan Cambridge Uluslararası Okulu’nu bünyesinde bulundurmaktadır.
Öğrenciler, yalnızca kişisel olarak neler başarabileceklerini değil, aynı zamanda topluma neler sağlayabileceklerini de düşünmeye teşvik edilir.
Vernon şöyle açıklıyor: “Altında yatan temel felsefe, yeni nesil Afrikalılara dünya sahnesinde başarılı olma şansı sunma konusunda bir şeyler yapabilecek liderleri ve rol modellerini güçlendirmemiz gerektiğidir.”
Accra’nın hemen kuzeyindeki Akademi’deki ana binaya girerken duvarda bir tabela bulunuyor: “Başkalarının hayallerine ulaşmalarına yardım etmezseniz, kendinizinkine ulaşmayı beklemeyin.”
18 yaşındaki savunma oyuncusu Woledzi, Nordsjælland’daki ilk takıma girdiğinde, sponsorlardan Nike’a Accra’nın bir banliyösü olan Nima’da kızlar için bir turnuva düzenlemesine yardım etmesini istedi. 100’den fazla kız katıldı ve bunun için başörtüsü ve spor sütyenleri tedarik edildi.
Eşitlik
Bu da bizi Right to Dream’in son belirleyici özelliğine, yani cinsiyet eşitliğine olan bağlılığına getiriyor.
Mulberry, Gana ve Danimarka’daki hem erkek hem de kız çocuklarının sporcu alımını inceliyor ve şu şekilde açıklıyor: “Hem erkek hem de kadın programlarımız mevcuttur, çünkü bu her iki cinsiyet için fırsatlara eşit erişim sağlamaya yönelik çalışan temel inançlarımızdan biridir.
“Afrika’daki ilk yatılı kız akademisiyiz ve Nordsjælland satın aldıktan sonra, aynı zamanda bir Kadın Akademisi ve kıdemli bir takım kurduk.
“Kadın takımı kaydolabilecekleri en yüksek ligde başladı ve arka arkaya üç defa yükseldi. Şimdi ise Danimarka’daki en üst ligde üçüncü oldular.
“Gana’daki kızlara yönelik olan program onlar için büyük bir fırsat. Ülkede, 15 yaşından önce kız futbolu için çok sınırlı bir altyapı bulunmaktadır, bu yüzden bu durum dahil olan tüm kızlar için hayat değiştiren bir deneyim ve bazı kişisel dönüşümler yarattı.”
Bu yazı Simon Austin tarafından Training Ground’da yazılmıştır. Orijinal metin için tıklayınız.
FAS Afrika Sorumlusu
Henüz yorum yok